Sağlıkçılar greve gidiyor; “Tükendik” « Hatay Yeni Haber Gazetesi

2 Mayıs 2024 - 03:16

Sağlıkçılar greve gidiyor; “Tükendik”

Hekim Birliği Sendikası ve Hekimsen 17-18 Mayıs ve 26-27 Mayıs tarihlerinde eyleme gidiyor.

reklam
Sağlıkçılar greve gidiyor; “Tükendik”
Son Güncelleme :

17 Mayıs 2022 - 16:10

1.366 views

Hekim Birliği Sendikası ve Hekimsen 17-18 Mayıs ve 26-27 Mayıs tarihlerinde eyleme gidiyor.

Hekimler, özlük haklarında ve çalışma koşullarındaki kötüleşmelere dikkat çekmek ve taleplerini iletmek için Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimlik önünde basın açıklaması yaptılar. Basın açıklamasını Hekim Birliği Sendikası Hatay İl Temsilcisi Dr. Ufuk İyigün, Hatay Tabip Odası Başkanı Dr. Sevdar Yılmaz ve Hekimsen Sendikası Hatay İl Temsilcisi Dr. Hüseyin Aşkar yaptı.

Hekim Birliği Sendikası Hatay İl Temsilcisi Dr. Ufuk İyigün, grev öncesi yaptığı açıklamada; “Savaşta, salgında, her koşulda halkımızın sağlığı için yanında olan; ülkenin çalışkan, vefakâr çocukları biz Hekimler artık tükendik. Biz Hekimler, sağlık hizmeti verdiğimiz kamu kurumlarının içerisinde sözel, fiziki ve psikolojik saldırıya uğruyor; hatta öldürülüyoruz. Biz Hekimler, şiddete karşı göstermelik koruma kanunları değil, caydırıcı hükümler içeren kanunların çıkarılmasını bekliyoruz. Hekime karşı işlenen şiddet olaylarında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının (HAGB) uygulanmamasını ve gelişmiş ülkelerde olduğu gibi etkin tedbirler alınmasını bekliyoruz. Popülist politikaların sonucu oluşturulan sağlık sistemi binlerce Hekimin istifasına sebep oldu. İdare bunun nedenleri irdelemek yerine, sanki Hekimler tıbbi bir cihazmış gibi, Hekimlerimizi ailelerinden uzaklaştıracak şekilde geçici görevlendirme yapma yöntemini benimsemiştir. Artık zulme dönen geçici görevlendirmelerin bitmesini, Hekimlerin güvenceli çalışma koşullarının sağlanmasını istiyoruz. En zor sınavları geçerek, meşakkatli olduğu kadar çok güç eğitim süreçleri de içeren Hekimlik eğitimimizi tamamladıktan sonra, hayatımızı idame ettiremeyecek şekilde yoksulluk sınırının altında maaşı almayı bizler kabul etmiyoruz.

MUAYENE SÜRESİ 15-20 DAKİKA OLMALI

Performans sistemi kırbacını sırtımızda hissetmeden çalışmak istiyoruz. Söze gelince bizlere, Hekimler de hakimler gibidir diyen yetkililerden, en az hakimler kadar temel maaş talep ediyoruz. Bizlerle sağlık ordumuz diye övünen yetkililerden, bizlere de aynı askeri Hekimler gibi hiçbir kritere bağlı olmayan temel maaş verilmesini istiyoruz. İnsanca yaşamamızı sağlayacak, emekliliğimize yansıyan, performansa dayalı olmayan, güvenceli temel bir gelir istiyoruz. Halkımıza doğru tanı koymak için en az 15-20 dakika muayene süresi ayırabilmek istiyoruz. Hastaların aylarca randevu sırası beklemediği, sağlıklı uygulanabilir bir sevk zinciri istiyoruz. Malpraktis davalarında hakimler gibi tamamen devlet korumasına girmeyi istiyoruz. Hakimlerin hakkında karar veren kurulun tamama yakınının hakim olması gibi, Hekimlerin malpraktis dosyaları hakkında karar verecek kurulun da bağımsız Hekimlerden oluşmasını istiyoruz. Hekimlerin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na değil, bizlerin de görüşü alınarak çıkarılacak Hekimlik Kanunu’na tabi olmasını istiyoruz. Hakim, C. Savcısı, öğretmen vb tüm kamu görevlileri telefon ile şikayet edilemez iken Hekimin SABİM üzerinden şikayet edilmesini kabul etmiyoruz ve SABİM’in derhal kaldırılmasını talep ediyoruz. Asistan Hekimlerimizin neredeyse açlık sınırında maaşlar almalarını, 36 saat nöbet tutmak zorunda kalmalarını, TUS ve DUS’ta asistan Hekimlerin kaliteli eğitim alabilmeleri için belirlenen azami sayıların çok üzerinde kadro açılmasını ve hakkı ile eğitim alamamalarını kabul etmiyoruz.

TALEPLERİMİZ KARŞILANMIYOR

Aile Hekimlerimizin esas görevi olan koruyucu hekimlik hizmetini verebilmelerinin sağlanmasını, izin için vekalet bırakma sisteminin kaldırılmasını, ceza yönetmeliğinin iptal edilmesini, aile sağlığı merkezlerinde personel eksikliklerinin bir an önce çözülmesini, nüfustan bağımsız temel maaş verilmesini, kronik hastalık takip sisteminin iptal edilmesini, cari giderlerin enflasyon oranında revize edilmesini, hizmet binalarının kamu tarafından tahsis edilmesini, kamusal hizmet veren aile hekimliği merkezlerinin elektrik ve su gibi harcama kalemlerinin kamu tarafından karşılanmasını talep ediyoruz.

Diş Hekimlerimiz için; dört el kuralına uygun olarak yardımcı verilmesini, hastalara kaliteli malzemeler ile hizmet sunulmasının sağlanmasını, Diş Hekimlerimizin girişimsel işlemleri yapabilmeleri için yeterli zamana sahip olmalarını ve bunun için de günde 10 MHRS dışında hasta bakılmamasını, acil statüsü olmayan Diş Hekimliği için 24 saat nöbet uygulamasının kaldırılmasını, birim performans katsayısının kaldırılarak temel maaş almalarını talep ediyoruz. 14-15-16 Mart 2022 tarihlerinde Hekim Birliği Sendikamız tarafından alınan iş bırakma eyleminde mesleğimiz ile ilgili olarak dile getirdiğimiz taleplerimizin idare tarafından karşılanmadığını görmekteyiz. Bizler yakın dönemde yaşadığımız tecrübeler ile taleplerimizin Resmi Gazete’de yayımlandığını görmediğimiz sürece anayasal düzen içinde tarafımıza verilen tüm hakları kullanmaya kararlıyız. Bizler öldürülmemek, şiddete uğramamak, halkımıza hakkı ile sağlık hizmeti sunabilmek, geçim derdine düşmemek, ömür boyu çalışsak da ödeyemeyeceğimiz tazminatlar ile karşılaşmamak ve emekliliğimizde ek iş yapmadan rahatça geçinebileceğimiz bir maaş alabilmek adına, yetkililerin davul zurna ile açıkladıkları müjde verme tarihlerinden günler geçmiş olmasına rağmen taleplerimiz yönünde herhangi bir kararın da şu ana kadar icraata geçirilmediğini görmemiz nedeniyle anayasal dayanağı olan meşru iş bırakma hakkımızı kullanıyoruz ve Hekim Birliği Sendikası Yönetim Kurulu’nun 18.04.2022 tarih ve 2022-5 sayılı kararına istinaden 17-18-26-27 Mayıs 2022 tarihlerinde iş bırakıyoruz. Kamuoyuna saygı ile duyurulur” ifadelerine yer verdi.

YILMAZ: SORUNLARIMIZ İÇİN ORTAK HAREKET EDELİM

Hatay Tabipler Odası Başkanı Dr. Sevdar Yılmaz, sağlık çalışanlarının sorunlarına karşı ortak hareket etme çağrısında bulundu.

Sağlık çalışanlarının büyük sorunları olduğunu belirten Yılmaz, konuyla ilgili açıklama yayınladı. Yılmaz açıklamasında; “Sendika temsilcimiz Dr. Ufuk İyigün sorunlarımızı çok güzel dile getirdi. Ben sevgili, değerli halkımıza birkaç soru sorarak başlamak istiyorum. Siz 24 saat uyumadan, dinlenmeden çalışan bir servis veya taksi şoförüne çocuğunuzu veya anne babanızı emanet eder misiniz? Ben cevap vereyim, Hayır. Ama 24 saat dinlenmeden çalışan Hekime Çocuğunuzu, Anne Babanızı ve hatta kendi canınızı teslim ediyorsunuz. Arabanız bozulduğunda veya bakıma götürdüğünüzde, arabanızı 5 dakika içinde geri teslim etseler içiniz rahat eder mi? Etmez. Ama 5 dakikada 1 hastane randevusuna hayır demiyorsunuz. Artık sağlık hizmetleri sizler için ulaşılamaz hale geldi. Sizde çok iyi biliyorsunuz ki bu sorunların kaynağı hekimler değil. Sağlık sisteminin eksikliklerinin sorumluluğu hekimlere, sağlık çalışanlarına yıkılamaz. Bu sorunlardan bizde en az sizin kadar rahatsızlık duyuyoruz. Gelin bu sorunların çözümünde ortak hareket edelim.

Reklam

http://www.asitemizlik.com.tr, Bu Reklam Linki ile firmamıza başvuru yapanlara firmamız tarafından %10 indirim yapılacaktır.

GELİN SAĞLIĞIMIZ İÇİN HEKİMLERE KULAK VERELİM!

Kamu hastanelerinde göreve yeni başlayan pratisyen ve asistan hekimler için temel ücret yoksulluk sınırının en az iki katı, uzman hekimler için yoksulluk sınırının en az iki buçuk katı olmalıdır. Özel sağlık sektöründe çalışan hekimlerin sosyal güvenlik primleri “prim ödeme tavanı” üzerinden çalıştıkları kurumlar tarafından ödenmelidir. Aile hekimi maaşları en az yoksulluk sınırının iki katına yükseltilmeli; tüm ASM binaları kamu tarafından inşa edilmeli, Aile Hekimliği Ceza Yönetmeliği geri çekilmelidir. Emekli Sandığı, SSK, BAĞ-KUR farkı gözetilmeksizin bütün emekli hekim maaşları yeniden düzenlenmelidir. Hekimlere nöbet ücreti kesilmeden nöbet ertesi izin hakkı tanınmalıdır. Hekimler için ek gösterge 7.200 olmalıdır. Hekimleri de hastaları da mağdur eden, hekimlere karşı şiddet kaynağı olan, halkın sağlığını tehlikeye atan 5 dakikada muayene dayatmasından vazgeçilmeli, hasta randevuları her hastaya en az 20 dakika ayrılacak şekilde düzenlenmelidir. Hastaları müşteri olarak gören paran kadar sağlık anlayışından vazgeçilmelidir. Hatay Tabip Odası olarak hekimlerin her türlü hak arama mücadelesini değerli buluyor ve destekliyoruz. Haklarımızı alana kadar mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. 29 Mayıs’ta Ankara’da yapılacak ‘Emek Bizim, Söz Bizim, Sağlık Hepimizin’ mitingine tüm meslektaşlarımızı ve halkımızı davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.

AŞKAR: TALEPLERİMİZİN HİÇBİRİ KARŞILANMADI

Hekimsen Sendikası Hatay İl Temsilcisi Dr. Hüseyin Aşkar, sağlıkçıların sorunlarının düzelmesi için greve gideceklerini belirtti.

Sağlık sendikaları temsilcileriyle birlikte bir açıklama yayınlayan Aşkar; “Biz Hekimiz; dil, din, ırk ayırt etmeden yalnızca hastaların şifası için uğraşan. Biz Hekimiz; gece gündüz özveri ile çalışan. Biz Hekimiz; insanların en muhtaç olduğu anda destekçisi olan. Biz hakkı ödenmesi gereken ancak yıllardır oyalanan, alay edilircesine ve mesleki onuru dahi hiçe sayılarak “hakkınız ödenmez” denilenleriz. Yıllardır değersizleştirilen mesleğe, her geçen gün artan şiddete, düzelmesi gerekirken daha da kötüleşen çalışma koşullarına karşılık azalan bir maaşa layık görüldük. Bizler hayatları kurtarmaya çalışırken, hayatlarımıza ve hayallerimize kastedildi. Hakaretlere, baskılara ve tehditlere maruz kaldık. Ancak hiç kimse unutmasın ki düştüğümüz yerin ötesi yok ve artık hep birlikte ayağa kalkıyoruz. Bizler ayrışmıştık, artık birleştik. Toplandık, toparlandık ve artık tek bir ses olduk. Hekimler olarak yıllardır yalnızca oyalandık. Aralık ayında umutlandık ancak sorunlarımızın çoğu görmezden gelindi. 14 Mart Tıp Bayramı gerçek bir bayram olsun diye bekledik ancak sonuç yine “hakkınız ödenmez” oldu. Aralık ayındaki sözlerin üzerinden 167 gün, 14 Mart’ın üzerinden 64 gün geçti ve bizler hala oyalanıyoruz. Şimdiye kadar yapılması planlanan düzenlemelere bakıldığında:

Şiddet ile ilgili alınması gereken önlemler henüz tamamlanıp uygulamaya koyulmamış olmakla birlikte, şiddetin ortaya çıkmasına karşı sendikamız ve hekimlerin ortak talebi olan önerilerimizden hiçbiri gerçekleştirilmemiştir.

Planlanan maaş zamları hekimlerin hak ettiği seviyeye ulaşamamış ve hekim maaşları yoksulluk sınırının altında kalmıştır.

Hekimlerin ek göstergeleri olması gereken noktaya yükseltilememiştir.

Emeklilik için yapılan çalışmalar ise henüz sonuçlanmamıştır.

Eksik ve hatalı mevzuatlarla ilgili hiçbir düzenleme yapılmamıştır.

Taleplerimizin aksine:

Daha fazla hastaya tıbben mümkün olamayacak kadar kısa sürede bakılması istendi.

Mevzuata aykırı şekilde yapılan, hekimler üzerinde baskı amaçlı olarak da kullanılan usulsüz görevlendirmeler son bulmadı.

Asistan hekimlerimiz 36 saate varan aralıksız çalışmalarına devam ettirildi. Konu hakkında taleplerimiz uygulamaya alınmadı.

Pandemi döneminde vefat etmiş hekim ve sağlık çalışanlarımıza görev şehitliği verilmedi.

Hastane girişlerinde, polikliniklerde yeterli güvenlik tedbirleri alınmadı.

MHRS randevu sistemi hukuki kararlara rağmen tıbbi standartlara çekilmedi.  Sonuçta gelecek kaygısı ve çalışma koşulları nedenleri ile yurt dışına göç eden meslektaşlarımıza tekraren “Giderlerse gitsinler.” denildi. Ülkenin en zeki insanları, en parlak beyinleri yabancı ülkelere yetişmiş birer hekim olarak gidiyorken kalan hekimler oyalanmaya devam edildi. Bu şartlarda maalesef göç durmayacak. Analarımız, babalarımız, halkımız her geçen gün daha da kötüleşen bir sağlık hizmetine mecbur kalacaktır. Yüzlerce hekim söyledi, duyulmadı. Eylemler yapıldı, binlerce hekim katıldı ancak gördüğümüz kadarı ile taleplerimiz tam anlaşılmadı.

ŞİDDETE KARŞI GEREKLİ TEDBİR ALINMALI

Tam olarak duyulana ve anlaşılana kadar tekrar söylüyoruz:

Sağlıkta şiddeti ortaya çıkmadan engelleyecek önlemleri alın. Şiddetin kaynağını yok edip, caydırıcı cezalar verin, önleyici tedbirleri alın.

Hekimler için insani koşullardan uzak bir çalışma ortamı, toplum sağlığından da uzak olacaktır. Çalışma koşullarını insani şartlara getirin, 36 saate varan nöbetlere dur deyin. Nöbet ertesi hekimlerin istirahat etmelerine müsaade edin, maaşlarını keserek engel olmayın.

Malpraktis kararları için oluşturulacak kurulda yeterli sayıda, ilgili alanda karar verebilecek tıbbi bilgiye sahip, sağlık hukuku konusunda yetkin hekimleri bulundurun.

Devletin eğittiği, yeterli gördüğü ve çalıştırdığı hekimin yapabileceği hatalarda gereken sorumluluğu alın.

Hekim ihtiyacı kapatılmak isteniyorsa öncelikle hekimi yetiştirebilmek için gereken şartlar sağlanmalıdır. Hekimlik ve uzmanlık eğitimlerinde kontenjanları eğitimci sayısı, materyal, ortam ve kalite açısından kurumların eğitim kapasitelerine uygun hale getirin.

Mobbingle tüm alanlarda mücadele edin. Hekimlerimizin çalışma ortamlarında yaşadığı yönetici sorunlarını ortadan kaldırın. Usulsüz görevlendirmelere dur deyin. Hekimi yersiz, hastayı hekimsiz bırakmayın.

Pandemide tüm toplumdan 10 kat fazla hastalanan ve 4 kat daha fazla vefat eden meslektaşlarımıza hakkıyla “Şehittir” deyin, insanların mesleği yüzünden vefat ettiğini kabul edin, COVID’i meslek hastalığı sayın.

HEKİMLERE ASGARİ 7200 EK GÖSTERGEYİ VERİN

Maaşlarımızı ve emeklilik koşullarımızı utanılacak seviyelerden, hekime yaraşır hale getirin. Ek mesailerimizi hakkıyla ve alın terimiz kurumadan ödeyin. En düşük ücreti alan hekimin maaşını tüm tazminatlar hariç hakkaniyetli bir seviyeye çıkarın. Nöbet ücretlerini gündüz mesai ücretlerinin en az %50 fazlası olarak verin. Hekimlere asgari 7200 ek göstergeyi verin.

Hasta onam belgelerini dijital ve sistemli bir hale getirin, elektronik ortamda daha güvenli ve pratik açık onamlar hazırlayarak hekime de hastaya da eziyet etmeyin.

Tıbbi muayene 5 dakikada yapılamaz. MHRS randevularını tıbbi standartlara getirin. Branşa özel her hasta için gerekli muayene süresini sağlayın.

Hekimleri tehdit hattına dönüşen, asılsız şikayetlerle motivasyon ve zaman kaybına sebep olan SABİM’i kaldırın.

Aile hekimlerinin cari giderlerini güncel koşullara ve kiralara göre artırın. Cari ödemeler yüksek enflasyon altında masrafları karşılayamamaktadır. Ücretlerin enflasyon altında ezilmesine müsaade etmeyin. Ceza yönetmeliği iptal edilerek 1. Basamaktaki tüm paydaşlarımızla beraber yeniden düzenlenmelidir. Herhangi bir hak kaybı olmaksızın, katsayıda artış yapılarak optimize edilmelidir.

Diş hekimlerine mesleklerini hakkıyla yapabilecekleri şekilde gereken yeterli sayıda nitelikli yardımcı personeli, yapılan işlemin gerektirdiği şartlara uygun kalitede malzemeleri ve imkanları sağlayın. Birim performans uygulamasını kaldırın. MHRS sürelerini yapılacak işlemlere uygun hale getirin. MHRS dışı hasta dayatmasını kaldırın.

Meslektaşlarımız olan son sınıftaki hekim ve diş hekimlerimize hak ettikleri ücreti verin. Eğitim amacı ile hastanelerde bulunan öğrencilerimizi iş gücü açığını kapatmak amacı ile kullanmayın. Ayrıca halkımıza da sesleniyoruz: Sağlığınız için sizler de bize destek verin.

“Şiddet uygulayanlar benim sağlık hizmetimi engelliyor, ceza verin.” deyin.

“Saatlerce çalışıp sabaha kadar uyumamış hekime ameliyat olmak istemiyorum.” deyin.

“Onlarca yıllık emeği, tecrübesi ve bilgisi olan, ülkenin en seçkin insanlarına hak ettikleri ücreti verin.” deyin.

“2-3 dakikada muayeneden bir şey anlaşılmaz, muayene süremizi arttırın.” deyin.

“Hekimi hastanede koruyamazsanız beni hastanede hiç koruyamazsınız.” deyin. Kıymetli meslektaşlarım, artık birlik olduk. Her kesimden, her görüşten ve her alandan hekim ile çok daha güçlüyüz. Mücadelemiz yeni başlıyor ve haklarımızı eksiksiz şekilde alana kadar devam edecek” ifadelerine yer verdi.

Reklam

Reklam

 

reklam

YORUM YAP

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.