ÖZEL ANTAKYA AKADEMİ HASTANESİ’NDEN BÜYÜK BAŞARI « Hatay Yeni Haber Gazetesi

26 Nisan 2024 - 22:14

ÖZEL ANTAKYA AKADEMİ HASTANESİ’NDEN BÜYÜK BAŞARI

reklam
ÖZEL ANTAKYA AKADEMİ HASTANESİ’NDEN BÜYÜK BAŞARI
Son Güncelleme :

25 Kasım 2017 - 9:05

1.155 views

ÖZEL ANTAKYA AKADEMİ HASTANESİ’NDEN HATAY’DA BİR İLK
MD isimli 11 aylık bebek hasta ‘’kraniosinostoz’’ olarak isimlendirilen kafa şekil bozukluğu anomalisi tanısıyla (skafosefali) Doç. Dr. Ahmet Duymaz(Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi) ve Uzm.Dr. Olgun Karazincir’ in (Beyin Cerrahı) birlikte gerçekleştirdiği yaklaşık 3 saatlik bir operasyonla Özel Antakya Akademi Hastanesi’nde ameliyat edildi.

11 AYLIK BEBEĞİN (KRANİOSİNOSTOZ) KAFATASI ŞEKİL BOZUKLUĞU TEDAVİ EDİLDİ
Özel Antakya Akademi Hastanesi’nde, Doç. Dr. Ahmet Duymaz (Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi) ve Uzm. Dr. Olgun Karazincir (Beyin Cerrahı) tarafından gerçekleştirilen başarılı ameliyatla birlikte Muhammet bebeğin ameliyat sonrası takiplerinde herhangi bir sorunla karşılaşılmadığı ve bebeğin sağlığına kavuştuğu açıklandı.

Ameliyata ilişkin basın mensuplarına bilgi veren Doç. Dr. Ahmet Duymaz, bu hastalığın görülme sıklığını 3 binde bir olarak açıkladı. Duymaz, “11 aylık hastamızda, tıpta nadir görülen ve cerrahi olarak müdahalesi kaçınılmaz olan bir hastalığın teşhisini koyduk. Müdahale edilmediği takdirde, kafa şekil bozukluğunun yanında kafa içi basıncının artışına bağlı olarak nörolojik bir takım kusurlar gelişebilirdi. Anatomik olarak doğumda kafatasında toplam beş adet kemik vardır ve bu kemikler birbirine sütür (oynamaz eklem) denen bağlantılarla birleşir. Sütürler belirli bir yaşa kadar beynin büyümesine ve gelişmesine müsaade etmek için açık kalmalı ve beynin büyüme sürecine uyum sağlamalıdır. Erken kapandığı takdirde şekil bozukluğu kaçınılmazdır. Yalnız başına bir hastalık olabileceği gibi bir sendromun parçası olarak da görülebilir. Bu tür durumlarda da daha geniş tetkikler ve gerektiği zaman genetik taramalar da yapılmalıdır. Bu hastalık kafatasında sütür (oynamaz eklem) erken kapanmasından dolayı oluşan bir hastalık. Hastalık sadece kafa şekil bozukluğu yapmıyor, beraberinde kafaiçi basınç artışına bağlı bir kısım nörolojik hastalıklarda yapabiliyor. Burada tedavinin ana basamağı cerrahi tedavidir ve bizler cerrahi tedaviyi planlarken, Beyin Cerrahlar ve Plastik Cerrahlar olarak beraber planlarız. 1 Yaşından önce ameliyatın yapılması istenmeyen durum dediğimiz komplikasyonların önleme açısından çok önemli, Kraniyosinostoz hastalığı çok sık görülen hastalıklar değildir. En önemlisi yani işin anahtar noktası herhangi nörolojik kayıp olmadan mikro sefere dediğimiz, küçük kafa anomalisi gelişmeden yada kafa şeklinde ileri derecede bozukluğu olmadan ameliyatın planlanmasıdır. Biz Muhammed bebeğimize 3 saatlik bir ameliyat uyguladık. Bu gün ameliyat sonrasının 4. günü ve biz doktorlarda ameliyattan sonraki istenmeyen durum dediğimiz komplikasyonların ilk üç gün çok önemlidir, herhangi bir problem ile karşılaşmadık. Bu hastalar taburcu olduktan sonra özel hastaya uygun olarak yapılan, belli bir süre hastaya özel kask veya miğfer kullanması gerekiyor. Bu hastaları 3-6-9-12 ay takip etmemiz gerekiyor. Bizim ameliyat sonrası kontrol tomografimiz istediğimiz sonuca yakın bir sonuç ve zaman içinde beyin yeni kafatası şekline göre büyüyeceği için ilerleyen zaman içinde sonuçlar daha düzgün çıkacaktır. Önemli olan asıl durum, bu hastalığın erkenden tanı konduktan sonra Beyin Cerrahlar ve Plastik Cerrahların oluşturduğu bir grup tarafından ameliyatın planlanmasıdır’’ dedi.

Uzm. Dr. Olgun Karazincir (Beyin Cerrahı): Kraniyosinostoz dediğimiz bu rahatsızlık, kafatası kemiklerinin erken kapanması sonucunda oluşan bir rahatsızlıktır. Beyin cerrahisi açısından bu hastalığın önemi beyin gelişiminin erken kapanma sonucu yeterince olamaması ve hayatının ilerleyen dönemlerinde kişide nörolojik bir takım rahatsızlıklar oluşmasını sağlamaktadır. Bizler bunu engellemek için amacımız kafatasını olabildiğince normal formuna sokup beynin gelişmesini sağlamaktır. Bu hastamız 1 yaşından küçük olduğu için müdahale edilebilir bir yaşta ve herhangi bir nörolojik debisi gelişmeden ameliyatını yapıp, ameliyat sonrasında da sağlıklı bir şekilde taburcu edebildiğimiz için mutluyuz. Çok sık rastlanan bir rahatsızlık değildir ve Türkiye’de birçok merkezde yapılabilen bir rahatsızlık. Antakya’da bildiğim kadarıyla çok fazla yapılmış bir ameliyat olmaması nedeniyle ön plana çıkan bir vaka olarak görmekteyiz’’ dedi.

Özel Antakya Akademi Hastanesi Başhekimi Op. Dr. Mehmet Kılıçlar yaptığı açıklamada: ‘’Bugün burada hep beraber üç mutlu olaya şahit olduk. Birincisi bebeğimizin sağlığı gayet iyi ve bizi en çok mutlu eden durum budur. İkincisi arkadaşlarımızın ellerine sağlık çok iyi bir ameliyat ile bebeği sağlığına kavuşturdular ve taburcusu planlanan bir aşamada. Üçüncüsü ameliyat sonrası bakım bizim cerrahide her zaman çok önemlidir, o aşamayı da güzel ve başarılı bir şekilde geçmemiz bizi çok mutlu ediyor. Tabi ki Özel Antakya Akademi Hastanesi olarak halkımızın yanındaki yerimiz belli, güvenilir bir hastaneyiz. Bilim ucu olmayan çok uzun bir yolculuktur, biz bu kalite çıtamızı her zaman çok daha yükseklere taşımaya devam edeceğiz, yeniliklere ve güzel şeylere hep beraber inşallah şahit olacağız. Bu ameliyatları gerçekleştiren cerrahların sayısının bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar az olması ve bu ameliyatın hastanemizde gerçekleştirilebilir olması tüm bölge adına büyük bir şanstır’’ dedi.  (Haber/Fotoğraf/Kamera:Levent AŞKAR)

reklam

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.